2,794 Matching Annotations
  1. Mar 2024
    1. negligible

      ihmal edilebilir

    2. in the form of a monolayer

      tek sıra halınde yapısmasına ızın verır

    3. o induce

      uyarıyor

    4. ppears

      gorunuyor

    5. in vitro

      laboratuvar ortamında ya da yapay koşullarda

    6. hyperemia

      çeşitli metabolik süreçlerde dokuların ihtiyaç duyduğu kan talebine yanıt olarak vücuttaki kan akışının artmasıdır

    7. Radio opacity for following up

      Takip için radyopasite

    8. Adequate compressive and flexural strength

      Yeterli basınç ve eğilme dayanımı

    9. Outstanding sealing properties

      Üstün sızdırmazlık özellikleri

    10. setting accelerator

      kuruma hızlandırcı

    11. in aqueous solution with an admixture ofpolycarboxylate

      polikarboksilat katkılı sulu çözeltide

    12. for up to6 months

      6 aya kadar

    13. Biodentine (Septodont, France) is a new calcium silicate–based restorativecement with dentin-like mechanical properties, which can be used as a dentinsubstitute on crowns and roots similar to how MTA is used

      Biodentine (Septodont, Fransa), MTA'nın kullanımına benzer şekilde kron ve köklerde dentin yerine kullanılabilen, dentin benzeri mekanik özelliklere sahip yeni bir kalsiyum silikat bazlı restoratif simandır.

    14. substitute

      yerıne

    15. Recent Materials used for Pulp Protection

      Pulpa Korumasında Kullanılan Son Malzemeler

    16. compatible

      uyumlu

    17. to protect pulp calciumhydroxide liner is placed over which base is applied.

      pulpayı korumak için üzerine bazın uygulandığı kalsiyum hidroksit astar yerleştirilir.

    18. they interfere with polymerization of composites

      kompozitlerin polimerizasyonuna müdahale ederler

    19. dvocated

      savunulmaktadır

    20. Monomer present in composite resins also acts as an irritant to the pulp

      Kompozit reçinelerde bulunan monomer aynı zamanda pulpayı tahriş edici olarak da etki gösterir.

    21. Precautions

      onlemler

    22. Copper

      bakır

    23. exerts

      yaratır

    24. aqueou

      sıvı

    25. an aqueous solution of polyacrylic acid.

      sulu bir poliakrilik asit çözeltisi.

    26. The thickness of the cementto provide effective thermal insulation should be at least between 0.50 to 1.0 mm.

      Etkili ısı yalıtımı sağlamak için çimento kalınlığı en az 0,50 ila 1,0 mm arasında olmalıdır.

    27. Thick mixes

      kalın karısımlar

    28. A thick creamy mix of zinc phosphate cement is used asbase

      Baz olarak kalın, kremsi bir çinko fosfat çimentosu karışımı kullanılır

    29. in case of

      olması halinde

    30. thermal conductivity

      ısı ıletkenlıgı

    31. elieving

      rahatlatıcı

    32. intermediatory base

      ara baz

    33. sealing

      sızdırmazlık

    34. soothing

      yatıstırıcı

    35. Sedative

      Yatıştırıcı

    36. withstand

      dayanmak

    37. so as to

      yani

    38. crosslinking

      carpraz baglanma

    39. dual-setting reaction

      cıft ayarlı reaksıyon

    40. alongwith

      bırlıkte

    41. incidence

      gorulme sıklıgı

    42. renewable

      yenilenebilir

    43. Placement ease

      koılay yerlestırme

    44. Requires maintenance of contamination free field

      Kontaminasyonsuz alanın bakımını gerektirir

    45. to block outundercuts prior to impression taking.

      ölçü almadan önce alttan kesmeleri engellemek için.

    46. filler.

      dolgu maddesı

    47. lay down tertiary dentin

      tertıar dentını olusturur

    48. their precursors

      onların öncülleri

    49. is associated

      ılgılıdır

    50. accentuates

      arttırmaktadır

    51. Opponents of the use of calcium hydroxide

      kalsiyum hidroksit kullanımının karşıtları,

    52. e.g

      Örneğin

    53. Calcium hydroxide dissociates

      Kalsiyum hidroksit ayrışır

    54. t acts as obtundant

      asırı etkı gotserır

    55. alleviat

      hafifletmek

    56. Many dental materials containing eugenol and zincoxide are used as liners

      Öjenol ve çinko oksit içeren birçok diş malzemesi astar olarak kullanılır

    57. Light-cured resin-modified glass ionomers

      Işıkla sertleşen reçineyle modifiye edilmiş cam iyonomerler

    58. by sealing ability

      sızdırmazlık kabılıyıyetı

    59. t aid

      yardımcı olmak

    60. rheology

      akıskanlıgı

    61. o seal the dentinal tubules

      dentin tübüllerini kapatmak için

    62. resins

      simannın farklı bır cesıdı

    63. the varnish liners dissolve in themonomer of the resin

      vernik astarları reçinenin monomerinde çözünür

    64. interferes

      engelledıgı

    65. varnish application is advantageous as itwill block the seepage due to the available acid.

      Vernik uygulaması mevcut asitten dolayı sızıntıyı engelleyeceği için avantajlıdır.

    66. casting

      dokum

    67. varnish is an organic gum or resin suspended in organic solutions likeether or chloroform

      Vernik, eter veya kloroform gibi organik çözeltilerde süspanse edilen organik bir sakız veya reçinedir.

    68. suspended

      askıya alınmıs

    69. by checking migration of ions into the dentin.

      İyonların dentine geçişini kontrol ederek.

    70. When applied on the tooth surface the organic solvent evaporatesleaving behind a protective film.

      Diş yüzeyine uygulandığında organik solvent buharlaşarak arkasında koruyucu bir film bırakır.

    71. Base is applied in an attempt to replace the lost dentin

      Kayıp dentinin yerine konması amacıyla baz uygulanır

    72. herapeutic

      tedavi edici

    73. attain

      edınmek ulasmak

    74. um

      sakız

    75. Sealer provides a protecting covering the walls of tooth preparation

      Sealer, diş preparasyonunun duvarlarını kaplayan koruyucu bir kaplama sağlar

    76. arnish

      Vernik, tahta başta olmak üzere korunması istenen eşya veya yüzeye sürülen şeffaf, sert, koruyucu katman.

    77. liner

      Astar, tekstil ve giyim sektöründeki ürünlerin vücuda temas eden yerlerinde kumaş ya da kullanılan derinin üzerindeki kimyasalların deri ile temas etmesini önlemek ve olası sürtünmeden ötürü vücut derisinin tahriş olmaması için kullanılan ara malzeme

    78. Insulate

      yalıtmak

    Annotators

    1. Small pinpoint

      Küçük nokta

    2. tissue seepage

      doku sızıntısı

    3. deleterious effec

      ,Zararlı etki

    4. inspect

      incelemek

    5. nterim

      gecıcı

    6. distilled

      damıtılmış

    7. to maintai

      kourmak

    8. appropriate

      uygun

    9. to maintain vitality and promote healing.

      canlılığı korumak ve iyileşmeyi teşvik etmek.

    10. abundantvascularity.

      bol vaskülarite.

    11. If restoration is to be given for a longer time, then amalgam restoration should begiven

      Eğer restorasyon daha uzun süre verilecekse amalgam restorasyon yapılmalıdır.

    12. A thin layer of dentin and some amount of caries is left to avoid exposure

      Maruz kalmayı önlemek için ince bir dentin tabakası ve bir miktar çürük bırakılır

    13. No tenderness

      hassasıyet

    14. as though it was a moderate lesion.

      sanki orta derecede bir lezyonmuş gibi.

    15. Depending upon the condition

      Duruma bağlı olarak

    16. postoperative

      ameliyat sonrasındaki iyileşme sürecini ifade etmek için kullanılır

    17. precautions

      önlemler

    18. liner is applied to cover the axial and/or pulpalwall.

      astar aksiyal ve/veya pulpa duvarını kaplayacak şekilde uygulanır.

    19. endangering

      tehlıkeye atmak

    20. may involve one halfof the dentin

      dentinin yarısını kapsayabilir

    21. moderate

      orta derecelı

    22. interface

      arayüz

    23. galvanic currents

      galvanik akımlar

    24. evolved

      gelısen

    25. desensitization

      duyarsızlaştırma

    26. various medicaments

      çeşitli ilaçlar

    27. as

      gıbı

    28. subjected

      maruz kalır

    29. cutting edges

      hand ısnturment

    30. dull instruments

      korelmıs

    31. worn off

      asınmıs

    32. precludes

      engeller

    33. not lined

      dosenmemıs

    34. ncidence

      etkı

    35. shallow preparations

      sığ

    36. since

      cunku

    37. In addition to affecting the pulp tissues

      Pulpa dokularını etkilemenin yanı sıra

    38. eccentricity

      gırıs

    39. amplitude

      genlik

    40. since

      cunku

    41. devitalized

      cansızlaşmış

    42. Coolant sprays

      Soğutma sıvısı spreyleri

    43. revolving tool.

      döner alet

    44. Surface area of contact

      temas yuzey alanı

    45. correspondingly

      buna bağlı olarak

    46. Whenever,

      Her ne zaman

    47. proportional

      orantılı

    48. e.g. pin holes

      pın delıgı

    49. coolants

      sogutucu

    50. from pulp tissues into the dentinal tubules.

      pulp dokusundan dentın tubule asğırasyona neden olur

    51. Vibration

      Titreşim

    52. i.e

      yanı

    53. ingress

      giriş

    54. For dentin sclerosis to take place

      dentın sclerosısın gerceklesmesı ıcın

    55. route

      yol

    56. Idiopathic

      Hastalığın isminde bulunan “idiyopatik” kelimesi hastalığa sebep olan etkenin net olarak bilinmediği anlamına gelmektedir.

    57. Intubation

      yapay solunum ıcın yapılan ısleme denır

    58. Rhinoplasty

      Rinoplasti, yaygın plastik cerrahi türüdür. Burnu yeniden şekillendirme; yapılandırma ameliyatıdır. Amaç burnu fonksiyonel ve estetik açıdan daha iyi hale getirmektir.

    59. Pin placement

      Pin tutuculu restorasyon, yeterli direnç ve tutuculuk sağlamak için bir veya daha fazla pinin dentine yerleştirilmesini içeren karmaşık bir restorasyondur.

    60. desiccants

      kurutucular

    61. liners

      astarlar

    62. curettage

      Küretaj, tıbbi prosedürlerde, dokuyu kazıyarak veya kepçeyle çıkarmak için bir küret kullanılmasıdır.

    63. bleaching of enamel

      emayenin ağartılması beyazlatılması

    64. Iatrogenic

      sağlık personelinin tanı, tedavi ya da müdahalesi sırasında istenmeksizin ortaya çıkan durum

    65. parafunctional habits

      Parafunctional habits refer to repetitive behaviors that are not part of normal daily activities, such as clenching or grinding teeth, nail biting, or chewing on objects like pencils.

    66. atrission, abrasion, erosion

      yıpranma, aşınma, aşınma

    67. subsequent

      ardından

    68. luxation

      cıkık

    69. avulsion

      Dişin alveol soketinden tamamen çıkmasına avülsiyon denilmektedir

    70. Percolation

      sızma

    71. may enter pulp through a break in dentin from

      dentindeki bir kırılma yoluyla pulpaya girebilir

    72. cells that candifferentiate into hard-tissue secreting cells

      bu hucreler farklılasarak sert doku salgılayan hucrelere donusebılır

    73. as well as

      yanı sıra

    74. attempt to

      amacıyla

    75. o cope

      başa çıkmak

    76. collateral circulation

      koroner arterlerin yeterli kanla beslenmesi gereken dokularına iletilecek olan kan taşınmaktadır. Bazı durumlarda kan alamayan dokulara sağlıklı arterlerden kan akışının sağlanması için küçük damarcıklar gelişmektedir. Bu damarcık ağına Kollateral dolaşım denilmektedir

    77. but this pain does not last for more than 1 to 2 seconds after the stimulus removed

      ancak bu ağrı, uyarı kaldırıldıktan sonra 1 ila 2 saniyeden fazla sürmez.

    78. hence

      bundan dolayı

    79. oherent

      tutarlı

    80. altering itsability to respond to irritation

      Pulpa, onu benzersiz kılan ve tahrişe tepki verme yeteneğini değiştiren çeşitli faktörlere sahip bir bağ dokusudur.

    81. defies

      zordur

    82. within

      içinde

    83. residing

      bulunan

    84. pulp chamber

    Annotators

    1. detrimental

      zararlı

    2. set by

      kurur

    3. retrograde rootcanal fillings.

      Apikoektomi olarak da bilinen retrograd kök kanal dolguları, daha önce kök kanalı geçirmiş ancak hala kalıcı enfeksiyon veya inflamasyona sahip bir dişi tedavi etmek için kullanılan cerrahi bir prosedürdür.

    4. esorptive defects

      Emici kusurlar, diş yapısının bozulması ve kaybı olan diş emilimi sürecini ifade eder.

    5. repair of root perforation

      endodontik tedavi esnasında pulpa boşluğu ve periodontal dokular arasındaki ilişkinin bozulmasına neden olan yapay açılmalardır

    6. creation of apical barriers in teethwith open apices

      Apeksi açık olan dişlerde apikal bariyerlerin oluşturulması

    7. The introduction

      kullanıma sunulması Pulpotomi, kalan radiküler pulpa dokusunun canlılığını korumak amacıyla koronal pulpanın çıkarılması terimidir.

    8. provided

      saglamıstır

    9. The clinical result of leaving behind carious dentine isthat over time the appearance changes to that of arrested carious dentine

      Çürük dentinin geride bırakılmasının klinik sonucu, zamanla görünümün durmuş çürük dentin görünümüne değişmesidir

    10. Selectivecarious dentine removal to soft dentine is performed to the extent that a temporaryrestoration can be properly placed.

      Yumuşak dentine seçici çürük dentinin uzaklaştırılması, geçici bir restorasyonun uygun şekilde yerleştirilebildiği ölçüde gerçekleştirilir

    11. to firm dentine

      saglam dentın

    12. after the first stage

      Başlangıçtaki aktif çürük ortamı, klinik olarak yumuşak, rengi değişmiş ve ıslak doku olarak tanımlanabilir; bu doku, ilk aşamadan sonra daha koyu, daha sert ve daha kuru bir görünüme dönüşür.

    13. carried out

      gerçekleştirillen

    14. seal

      sızdırmazlık

    15. seal

      kapladıgı

    16. liner

      astar

    17. Although not yet clear

      Henüz net olmasa da

    18. results in

      sonuclanır

    19. The newer concept

      Yeni konsept

    20. promotes

      tesvık eder

    21. dentinogenesis.

      Dentinogenez, dişlerde büyük oranda bulunan bir madde olan dentinin oluşumudur.

    22. suitably

      uygun şekilde

    23. The restorative procedures involving pulpal therapy are rapidly changing

      Pulpa tedavisini içeren restoratif prosedürler hızla değişmektedir.

    24. questionable

      şüpheli

    25. incomplete caries excavation may be indicated

      Derin çürük lezyonu olan, spontan ağrı öyküsü olmayan, termal uyaranlara normal yanıt veren ve canlı pulpaya sahip (elektrik testiyle gösterilen) bir dişte kasıtlı, eksik bir çürük kazısı endike olabilir.

    26. deliberate

      kasıtlı

    27. to indicate the extent of the infected dentin

      enfekte dentinin boyutunu gösteren çok az klinik kanıt (doku veya renk değişikliği ile belirlendiği üzere) vardır.

    28. readily identifiable

      kolayca tanımlanabılır

    29. it is expedient

      uygundur

    30. tactilely

      dokunsal olarak.

    31. differentiated

      farklılastırılan

    32. he boundary

      sınır

    33. This solution stains the irreversibly denatured collagen inthe outer carious layer

      Bu çözelti, dış çürük tabakadaki geri dönülemez şekilde denatüre olmuş kolajeni boyar.

    34. in vivo

      canlı içinde

    35. In operative procedures, it is convenient to term dentin as either infected, whichrequires removal, or affected, which does not require removal.

      Operasyonel prosedürlerde, dentini ya enfekte olmuş (çıkarılması gereken) ya da etkilenmiş (çıkarılması gerekmeyen) olarak adlandırmak uygundur.

    36. it is convenient to

      kullanmak uygundur

    37. Becausebacteria never penetrate as far as the advancing front of the lesion

      Bakteriler hiçbir zaman lezyonun ilerleyen cephesine kadar nüfuz edemediğinden

    38. encountered

      karşılaşıldığında

    Annotators